Kaplama Diş Sorunları ve Zararları

Diş üzerindeki kusurları gidermek ve doğal bir estetik görünüm kazanmak amacıyla kaplama dişler uzun yıllardan beri kullanılmaktadır.Peki kaplama yapılan dişte ne tür sorunlar olabilir? Makalemizde en sık karşılaşılan porselen ve zirkonyum kaplama diş sorunları ile birlikte, dişleri kaplamanın zararları, avantajları ve dezavantajları hakkında bilgiler yer almaktadır.

Diş kaplamaları; hasar görmüş dişlerin yapısal bütünlüğünü korumak ve dayanıklılığını artırarak daha uzunca bir süre hizmet görmesini sağlamak amacıyla, en son aşama olarak uygulanan restorasyon seçenekleri arasındadır. Ancak bu; yinede dişinizin bir daha asla problem çıkarmayacağı anlamına gelmez.

Tedaviden sonraki dönemde kaplama yüzeyinde ortaya çıkabilen kırıklıklar ve çatlakların yanında, alttaki doğal dişe de zarar verebilen bir takım sorunlarla karşılaşabilirsiniz.

En Sık Karşılaşılan Kaplama Diş Sorunları Nelerdir?

Kaplama diş sorunları; hatalı materyal seçiminden kötü ağız bakım alışkanlıklarına kadar bir dizi nedenden kaynaklanır ve bazıları acil tedavi gerektirir. Tedavi sonucu ortaya çıkabilecek problemleri; kaplama materyalinde ve kaplama yapılan dişte ortaya çıkabilecek sorunlar olarak ikiye ayırabiliriz:

Zirkonyum veya porselen kaplama dişlerde ortaya çıkabilecek sorunlar:

• Kaplamanın çatlaması veya kırılması: İster metal destekli porselen, isterse zirkonyum olsun kaplama yüzeyinde çatlak ve kırıklar oluşabilir. Yanlışlıkla ısırılan zeytin çekirdeğinden, kaşığın ön dişlere çarpması veya dentisyondaki yükseklikler kaplama dişin çatlamasına neden olabilir. Küçük kırıklar ağız içerisinde tamir edilebilir ancak kaplamadan büyük bir parça kopmuşsa kaplamanın değiştirilmesi gerekir.
• Kaplamanın düşmesi: Alttaki dişin çürümesi veya kaplamayı tutan yapıştırıcının tutunma özelliğini kaybetmesi sonucu kaplamalar düşebilir. Düşen kaplama genellikle bir kaç dakika içerisinde diş hekimi tarafından yerine kolayca yapıştırılabilir. Genel olarak uygun eğimle aşındırılmış dişlerde bu tür problemler nadir rastlanır. Ancak alttaki diş çok aşındırılmışsa ve kaplama ile tutunma yüzeyi az ise kaplamalar sık sık düşebilir.
• Kaplama dişin oynaması ve gevşemesi: Bazen kaplamanın altındaki yapıştırıcı tükrüğünde etkisiyle eriyebilir ve kaplama gevşeyerek sallanmaya başlar. Bu tür durumlarda vakit kaybetmeden diş hekimini ziyaret etmek ve kaplamayı sağlamlaştırmak alttaki dişin korunmasına yardımcı olur.

Kaplama yapılan doğal dişte ortaya çıkabilecek sorunlar:

• Soğuk-Sıcak Hassasiyeti: Bir kaplama takıldıktan sonra; restorasyonun diş eti ile birleştiği bölgede ısı değişimlerine karşı hassasiyet ortaya çıkabilir. Yeni yapılan kaplama tedavilerinde bu tür bir sorunun tipik nedeni; kısa kenarlar nedeni ile kaplamanın dişi tam olarak korumaması veya zamanla ortaya çıkan diş eti çekilmesidir. Yeni yapılan restorasyonlarda bu sorunun giderilmesi için kaplamanın değiştirilmesi düşünülmelidir. Eski kaplamalar dişlerde ise bu sorun için kaplamanın çıkarılmasını gerektirmeyen iki kolay tedavi yöntemi vardır. İlki hassas dişler için özel olarak üretilen diş macunu kullanmak, ikincisi ise diş hekiminin hassas olan bölgeyi ısı değişimlerinden koruması bonding ve kompozit dolgular ile bir çözüm yolu bulmasını sağlamaktır. 
• Diş Ağrısı: Dişin kaplama için küçültülmesi ve travma gibi nedenlerde kaplama yapılan dişte ağrı ve enflamasyon türü sorunlar olabilir. Tipik olarak bu ağrılar, bir kaç gün içerisinde kendiliğinden normale döner. Bu esnada diş hekimi, ağrı ve iltihabı azaltmak için antienflamatuar ve ağrı kesici ilaçlar önerebilir. Bununla birlikte; ağrı bir kaç günden daha uzun bir süre devam ederse ilgili dişe kanal tedavisi yapmak gerekebilir. 
• Diş Eti Ağrısı: Isı hassasiyeti ile ilgili sorunları önlemek için kaplamalar, genellikle diş eti çizgisine yakın bir konuma kadar takılır. Çoğu durumda diş eti ağrısı, iltihabın azalmaya başladığı birkaç gün içerisinde minimuma iner. İyileşme sürecini hızlandırmak için doktorun önerdiği ilaçlar titiz bir şekilde kullanılmalı ve gün içerisinde üç defaya kadar ılık tuzlu su ile ağız çalkalaması ihmal edilmemelidir.
• Diş Siniri Sorunları: Her dişte pulpa ismi verilen; için damar ve diş sinirlerinin bulunduğu yumuşak doku vardır. Kırık ya da çürük bir dişi onarmak amacıyla kaplama yapmak, bazı durumlarda sinirleri travmatize edebilir. Ortaya çıkan bu rahatsızlık, hafif, orta ve dayanılmaz bir ağrı olabilir. Kaplama takıldıktan kısa bir süre sonra ve hatta aylar sonra sinir problemleri ortaya çıkabilir. Genel olarak bu sorunun çözümü için kanal tedavisi yapılması gerekir. 
• Isırık Problemleri: Kaplama takılmadan önce diş hekimi, hazırlanan restorasyonun diğer dişlerle nasıl bir uyum içerisinde olacağını değerlendirir. Bu denli titiz bir çalışma olmasına rağmen bazı durumlarda kaplamalar, ısırık sorunlarına yol açabilir. İlk etapta bu sorun, küçük bir sıkıntıya neden olsa da dişlere zaman içerisinde aşırı baskı uygulandığı zaman travmatize olabilir ve bazı sorunlara yol açabilir. Ayrıca kaplama altında enfeksiyonel durumların ortaya çıkması da olasıdır. Bu sorunu diş hekimi, kanal tedavisi ve yeni kaplamalar ile kolayca tedavi edebilir. 
• Alerjik Reaksiyonlar: Kaplama yapımında tercih edilen metaller, genel olarak metallerin bir karışımı olduğundan dolayı metallere ya da porselenlere karşı alerjisi olanlarda alerjik bir reaksiyon durumu ortaya çıkabilir. Ancak bu sorun, oldukça nadir gelişir.

Porselen ve Zirkonyum Diş Kaplamanın Zararları ve Dezavantajları

Kaplamalar, herhangi bir şekilde hasar gören bir dişi restore etmek amacıyla tercih edilen son derece etkili bir tedavi yöntemidir ve alternatif uygulamalar ile karşılaştırıldığı zaman bazı belirgin avantajları bulunur. Bununla birlikte, kaplamaların bazı dezavantajları da vardır. Seçilen restorasyon ister metal destekli porselen isterse zirkonyum olsun diş kaplama zararları ve dezavantajları genel olarak şunlardır:

• Bazı hastalar, kaplama uygulamasında kısa bir süre sonra özellikle de sıcak ya da soğuğa karşı hassasiyetlikler yaşayabilir. Diş fırçalarken hassas olan dişler için tasarlanmış bir diş macunu kullanmak bunu azaltmaya yardımcı olabilir. 
• Başka bir sorun ise ısırma eylemi sırasında ağrı ya da rahatsızlık durumunun ortaya çıkmasıdır. Bu sorun, genel olarak kaplamanın yanlış konumlandırılmasından kaynaklanır. Bu problem, kaplama yüksekliği ayarlanarak kolay bir şekilde düzeltilebilir.
• Bazı durumlarda kaplamaların yanlış yerleştirilmesi ya da kaplamayı yerinde tutmak için kullanılan yapıştırıcıların yetersiz olması nedeniyle kaplamalar tamamen düşebilir. Bu durum da kaplama yeniden yerine takılır ya da değiştirilir.
• Nadiren de olsa kaplamalarda kullanılan metaller, alerjik bir reaksiyona neden olabilir.
• Kaplamalar, birçok diş restorasyonlarına oranla biraz daha maliyetlidir. Bu durum, bazı hastalarda engelleyici bir faktör olabilir. 

Kaplama Dişlerin Avantajları

Kaplama diş yaptırmanın birçok faydası vardır. Birçok kişi, bu yüzden kaplama uygulamasını tercih eder. Genel olarak kaplama dişlerin avantajları şunlardır: 

• Dişleri güçlendirir: Kaplamalar, bir dişi tam manasıyla kaplar. Bu özellik, zayıf olan bir dişe eski gücünü yeniden kazandırır. Kaplamalar ayrıca, bir dişin daha fazla hasar görmesine sebep olabilecek olası bir çürümeye karşı da büyük oranda korur. 
• Dişleri yeniler: Dişleri, orijinal boyutuna ve görünümüne yeniden döndürmek için kaplama uygulaması tercih edilebilir. Bu tarz bir restorasyon, bütün dişlerin olması gerektiği gibi bir araya gelmemesi durumunda gerekir. Böyle bir sorun, çeşitli ısırık problemlerine sebebiyet verebilir. Kaplamalar, tam işlevli bir ağız kazandırır, sorunsuz bir şekilde bir şeyler yemeyi kolaylaştırır ve rahat bir şekilde konuşmayı sağlar.
• Kaplamalar sabittir, hareket etmez: Diş kaplaması, kalıcı olarak bir dişin üzerine takılır. Bu durum, potansiyel olarak hareket edebilen protezlerin aksine tam olarak olması gerektiği bölgede kalacağı anlamına gelir. Kaplamalar, ağzın kalıcı bir parçası olacaktır ve kullanımı son derece rahattır.
• Estetik bir gülümseme kazandırır. Kaplamalar, rengi değişmiş ve aşınmış dişler de dahil olmak üzere birçok diş kusurunu kapatır. Dişlere uyacak bir şekilde kaplama yapılır ve böylece daha estetik, doğal görünümlü bir gülümseme elde edilir. 

Son Söz: Tedavinin Yararların ve Zararların Değerlendirilmesi

Her hasta, kaplama yaptırmadan önce mutlaka bu uygulamanın riskleri ve faydalarını göz önünde bulundurmalıdır. Örneğin, dişler arasında eksik bir dişi restore etmek için kaplamalar sık bir şekilde tercih edilmektedir. Çünkü kaplamalar, çıkarılabilir kısmi protezlerden çok daha sağlamdır. Bununla birlikte implant tedavisi, genel olarak kaplamalardan daha iyi bir seçim olabilir. İmplantlar, sağlıklı dişleri etkilemez ve bu uygulamada enfeksiyon riski çok daha düşüktür. Tüm bunlarla beraber yapılacak olan uygulamanın amacını düşünmek ve yaşam tarzına uygun karar vermek son derece önemlidir.

Sizde yaşamış olduğunuz kaplama diş sorunlarını bizlere yorum kısmında yazabilirsiniz.